11 Eylül 2010 Cumartesi

Müzik ile ilgili yazı

Reset Magazine'e gönderdiğim yazım çeşitli nedenlerle yayınlanmadı. Galiba para vericekmisiniz diye sorduğumdan olacak. Ben de burda yayınlıyım bari.

Son Dakika Haberi

Queens of the Stone Age yıllardır canlı izlemek istediğim grupların başında geliyordu. Dün gece itibarıyla bu emelime ulaşmış bulunuyorum. Hem de müthiş bir rastlantı sonucu. Dün akşam(24 Ağustos) saat yedi sularında bir seminer için bulunduğum Berlin’de kaldığım ögrenci evinde Alman oda arkadaşımın laptopunda last.fm’e bakıyordum. Bir de baktım ki saat 7’de Queens of the Stone Age bizim bulunduğumuz yere uzak olmayan bir mekanda çalıyor. Uzun süredir bir konser için bu kadar heyecanlanmamıştım. Alman arkadaş hala “do you know zii zickit prayz” falan sayıklarken 10 dakika içinde çıktım ve trene atlayarak konser mekanına vardım. Alana Spree nehri üzerindeki köprüden geçerek gerçek bir kale kapısından giriliyordu. Zitadelle Spandau meğer Avrupa’nın rönesans döneminde yapılan ve bugüne kadar en iyi korunmuş kalelerinden biriymiş.

İçeri girdiğimde konser henüz başlamıştı. Dışarıdayken “Monsters in the Parasol”u duyabiliyordum. Etraf öyle kalabalıktı ki önlere doğru ilerlemeye çalışmama rağmen sahnenin yaklaşık 500 metre uzağında durmak zorunda kaldım. eh napalim diyerek arada sahneyi görmek için zıplamak suretiyle grubu izlemeye başladım. Bir süredir Midnight Vultures ile çalmakta olan solist Josh Homme eski grubunu özlediğini açıklıyor, şarkı aralarında seyirciyle konuşuyor, hatta güvenlik görevlilerinden arkadaşının sırtına çıkan izleyicilere müdahele etmemelerini rica ediyordu Tüm grup elemanları beraber çalmaktan memnun, uyum içinde görünüyorlardı. Çalınan şarkılar listesi şöyle:(sırasız) “ Burn the Witch”, “ Long Slow Goodbye”, “Hanging Tree”, “ Go with the Flow”, “ No One Knows”, “ Little Sister”, “ Tangled up in Plaid”.

Konser bittiğinde başlangıcı kaçırdığıma üzgün ama yine de bu güzel sürprizden dolayı mutlu bir şekilde Zitadelle Spandau’dan ayrıldım. Metroya binmek üzere merdivenleri inerken, üstünde Rated R albümünün kapağı basılı tişörtlerden almak için bir dahaki konseri beklemek gerek, diyordum kendi kendime.